KADININ GÜNCESİ - EYLÜL

Merhabalar değerli dinleyenlerimiz ve okuyanlarımız. Kadına dair ne varsa sizlerle buluşturmak için çabalarımıza bu ayda devam ettik. Haydi, bakalım o zaman başlayalım. Önce başlıklar:

Görme engelli kadınlarımız goalboallde yine başardı

Engelli genç kıza minibüste darp! Hakaretler havada uçuştu: Allah kime ne vereceğini biliyor

Beyoğlu Belediyesi'nin Kadın El Emeği Pazarı'na Kaymakamlık engeli: Mahkeme kararı gelmeden stantlar toplandı, eserlere zarar verildi

Narin Güran protestosunda gözaltına alınan kadınlara polis tacizi iddiası

ODTÜ’de ücretsiz SMEAR testine bütçe yetersizliği engeli iddiası

Afgan kadınlar, Arnavutluk'ta buluştu: Taliban'ın baskılarına karşı 'meydan okuma' zirvesi

Görme engelli kadınlarımız goalboallde yine başardı

Paris 2024 Paralimpik Olimpiyatları'nda... goalboall görme engelli kadın Milli Takımı altın madalyanın sahibi oldu

South Paris Arena'da oynanan yarı final müsabakasında, son iki paralimpik oyunlar şampiyonu Türkiye, unvanınıkorumak için İsrail karşısına çıktı.

İlk yarıyı 7-2 önde tamamlayan Türkiye, maçı da 8-3 alarak altın madalyanın sahibi oldu.

Rio 2016, Tokyo 2020'den sonra Paris 2024'te de altın madalya kazanan görme engelli milli sporcular, Türk spor tarihine geçti. Goalboall Kadın Milli Takımı, Türkiye adına paralimpik oyunlarda en fazla altın madalya kazanan ekip oldu.

Milli takıma altın madalyayı getiren baş antrenör Gültekin Karasu yönetimindeki kadroda Sevda Altunoluk, Fatma Gül Güler, Reyhan Yılmaz, Şeyda Nur Kaplan, Sevtap Altunoluk ve Berfin Altın yer aldı. Biz de Umudun Kadınları Dergisi yayın kurulu olarak görme engelli goalboall kadın milli takımımızı kutluyor ve başarılarının devamını diliyoruz. Gururumuzsunuz şampiyon kadınlarımız.

Engelli genç kıza minibüste darp! Hakaretler havada uçuştu: “Allah kime ne vereceğini biliyor.”

İstanbul'da seyir halinde ilerleyen bir minibüste görme engelli bir kadın ile erkek yolcu arasında yer verme meselesi nedeniyle tartışma çıktı.

Ancak tartışma kısa sürede şiddetlenerek fiziksel saldırıya dönüştü. Adının Neslihan Sevda olduğu öğrenilen kadının tartışma sonrası kendisine saldıran şahsı cep telefonu kamerasıyla kayıt altına almaya başlamasıyla insanlık yoksunu vatandaş daha da pervasızlaştı. Olay dakikalarca sürdü. Kadına tekmeler savurmaya başlayan saldırgan, minibüstebulunan yolcular tarafından engellenmeye çalışıldı, ancak tehditler ve küfürler savurmaya devam etti. Minibüste avukat olduğunu iddia eden kadına da sözlü olarak hakaretlerde bulundu. 3-4 farklı suç kaydı olduğunu marifetmiş gibi söyleyen saldırgan, avukat olduğunu söyleyen kadını da dikkate almadı. Tehdit ve hakaretlerine bir süre daha devam etti. Küstah erkek, kadının görme engelli olduğunu öğrenince “Allah kime ne vereceğini biliyor” diyerek saygı sınırlarını aştı.

Kadın yaşanan olay sonrasında kendisini darp eden saldırgan hakkında darp raporu alıp şikâyette bulundu. Yaşanan gergin dakikalar cep telefonu kamerasına saniye saniye yansıdı. Yüzde 60 görme engelli olan Neslihan yaptığı açıklamada yaşanan olaydan çok etkilendiğini, kısa sürede bu travmatik durumu atlatamayabileceğini söyledi. Bizler de yayın kurulu olarak bu terbiyesizliği vicdanımızda mahkûm ediyor ve esefle kınıyoruz. Engelli veya engelsiz bütün kadınların daima yanındayız. Dergimizin kapıları haksızlık yaşayan tüm hemcinslerimize ve ötekileştirilen bütün kesimden insanlara her zaman açıktır.

Beyoğlu Belediyesi'nin Kadın El Emeği Pazarı'na Kaymakamlık engeli: Mahkeme kararı gelmeden stantlar toplandı, eserlere zarar verildi

İstanbul'da Beyoğlu Belediyesi tarafından açılmak istenen Kadın El Emeği Pazarı güvenlik engeline takıldı. Kaymakamlık, geçmiş yıllarda basit bir başvuruyla açılabilen pazar için iptal kararı verdi. Beyoğlu Belediyesi, Kaymakamlık kararını Bölge İdare Mahkemesi'ne taşıdı. Mahkeme kararı henüz belli olmadan sabaha karşı pazara baskın düzenleyen çevik kuvvet ekipleri, güvenlik gerekçesiyle stantları topladı, pazarda satılacak eserlere zarar verildi.

Belediyenin Beyoğlu'ndaki ev kadınlarının ev ekonomisine destek olması amacıyla İstiklal Caddesi'nde bulunan Yeşilçam Sokak'ta gelecek hafta başlatmayı planladığı "Kadın El Emeği Pazarına" ait stantlar, Cumartesi sabaha karşı çevik kuvvet ekipleri tarafından toplandı. Belediyenin açılış hazırlıklarını yaptığı pazar ilk önce Beyoğlu Kaymakamlığı'nın kararıyla güvenlik gerekçe gösterilerek iptal edildi. Beyoğlu Belediyesi ise bunun üzerine yürütmeyi durdurma kararı istemiyle konuyu Bölge İdare Mahkemesi'ne taşıdı. Cumhuriyet'e konuşan Belediye kaynakları, mahkemenin henüz kararını açıklamamasına karşın polis ekiplerinin sabaha karşı pazara baskın düzenleyerek stantları topladığını ve Kemerburgaz’daki Yedi Emin Otoparkına götürdüğünü söyledi. Pazarda satılması planlanan ürünlerin tamamının Beyoğlu Belediyesi tarafından BESMEK Meslek Edinme Kurslarında eğitim alan kadınların ürettikleri ürünlerden oluştuğu ifade edilirken Beyoğlu Belediyesi, otoparka götürülen stantların kırık dökük bir halde görüntülendiğini ve onlarla beraber toplanan el emeği eserlerin de parçalanmış olduğu bilgisini verdi. Belediye görevlileri, zarar gören eserleri tek tek belirleyerek hasar tespitinde bulunacaklarını söyledi.

Geçmiş yıllarda yine Beyoğlu Belediyesi tarafından Galata Kulesi yakınlarında açılan ve son olarak geçen sene de Yeşilçam Sokağı'nda açılan pazar için normalde yalnızca kaymakamlığa bildirildiğini ifade eden belediye yetkilileri, mevcut yönetimin de aynı yolu izlediğini ancak stantların bu yıl güvenlik gerekçesiyle engellendiğini belirtti.

Narin Güran protestosunda gözaltına alınan kadınlara polis tacizi iddiası

8 yaşındaki Narin Güran’ın Diyarbakır'da katledilmesi Türkiye genelinde tepkilere neden oldu. Eylemlerin merkezlerinden biri olan İstanbul’da, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) tarafından Kadıköy’de gerçekleştirilen açıklama esnasında kimlik kontrolü yapmakisteyen polislere tepki gösteren iki kadın gözaltına alındı.

Gözaltına alınanlar ifadelerinde, "polis şiddetine maruz kaldıklarını belirterek kıyafetlerinin erkek polisler tarafından çıkarıldığını ve cinsel tacize maruz kaldıklarını" söyledi.

Ayrıca doktor muayenesine polis eşliğinde girdiklerini aktaran kadınlar, polis tarafından maruz kaldıkları darp ve cebrin doktor raporuna işlenmediğini kaydetti. Kadınlar, ifadelerinde herhangi bir uyarı yapılmadan kanunsuz bir şekilde gözaltına alındıklarını ifade etti.

Gözaltı sırasında şiddete maruz kaldıklarını dile getiren Sevda Demir, "Kadınlar, İstanbul Emniyeti’ne mensup polis memurları tarafından cinsel tacize maruz kaldı. Fiziksel saldırı esnasında kıyafetleri çıkarılan arkadaşlarımızın görüntüleri erkek polislerin kişisel telefonlarıyla çekildi. Erkek polisler gözaltı süreci bitmesine rağmen takip yoluyla kadın ve LGBTİQ+ arkadaşlarımıza yönelik tacizini sürdürdü” iddiasında bulundu.

ODTÜ’de ücretsiz SMEAR testine bütçe yetersizliği engeli iddiası

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) kampüsünde bulunan Sağlık ve Rehberlik Merkezinin (Mediko) Kadın Hastalıkları ve Doğum biriminde şimdiye kadar ücretsiz olarak yapılan SMEAR testinin bütçe yetersizliği gerekçe gösterilerek artık yapılamayacağı öğrenildi.

Mediko’nun Kadın Hastalıkları ve Doğum biriminin internet sayfasında, “SmRM'de kadın hastalıkları, gebelik, menopoz muayeneleri, smear (rahim ağzı kanser tarama testi), ultrasonografi yapılmaktadır. Genel tıbbi bilgilendirme ve koruyucu hekimlik uygulamaları anlatılmaktadır” ifadelerine yer veriliyor.

Öğrenciler, devlet hastanelerinde randevu bulmakta zorlanan, özel hastane içinse bütçesi olmayan kadınların smear testini ücretsiz olarak Mediko’da yaptırabildiklerini söyledi. Geçtiğimiz gün test yaptırmak için Mediko’ya başvuran bir öğrenciye artık SMEAR testi yapılmayacağı bilgisi verilirken okul yönetiminin bir önceki gün doktorlara bütçe yetersizliği sebep gösterilerek artık testi yapmamaları uyarısında bulunduğu öğrenildi. ODTÜ öğrencilerine ve personellerine ise bu değişiklikle ilgili henüz resmi bir bilgilendirme yapılmadı.

Afgan kadınlar, Arnavutluk'ta buluştu: Taliban'ın baskılarına karşı 'meydan okuma' zirvesi

130'dan fazla Afgan kadın, Taliban'ın insan haklarına yönelik devam eden ihlallerine karşı mücadelede Afganistanlı kadın ve kız çocuklarını temsil eden tek bir ses oluşturmak amacıyla Arnavutluk'ta düzenlenen ‘Tüm Afgan Kadınları Zirvesi’nde bir araya geldi. Afganistan içinden zirveye ulaşmaya çalışan bazı kadınların seyahatlerinin engellendiği, Pakistan'da uçaktan indirildikleri ya da sınırda durduruldukları ileri sürüldü.

Diğer kadınların ise İran, Kanada, İngiltere ve ABD gibi mülteci olarak yaşadıkları ülkelerden geldikleri kaydedildi.

Organizatörler, iki yıldır hazırlıkları süren zirvenin, bölgedeki diğer birçok hükümetin reddetmesi üzerine Tiran'daki Arnavutluk hükümeti tarafından düzenlendiğini söyledi.

Zirveyi düzenleyen “Women for Afghanistan” adlı kuruluşun lideri kadın aktivist ve eski Afgan milletvekili Fawzia Koofi şunları söyledi:

“Bu üç günde, Afganistan'da kadınların kamusal alandan tamamen silindiklerini söyledikleri bir dönemde, her kesimden kadınlar mevcut statükoyu değiştirmeye yönelik senaryolar üzerinde çabalarını birleştirmek üzere bir araya geliyor.Taliban'ın gerçekleştirdiği insan hakları ihlallerinden nasıl sorumlu tutulacağı ve ülke içindeki kadınların ekonomik durumunun nasıl iyileştirileceği konusunda fikir birliği sağlamayı ve strateji geliştirmeyi amaçlıyoruz.”

Zirve, Taliban'ın kadınların seslerinin kamusal alanda duyulmasını yasaklayan ve kadınların ev dışında bedenlerini tamamen örtmelerini zorunlu hale getiren yeni “ahlaksızlık ve erdemsizlik” yasalarını yayınlamasından birkaç hafta sonra gerçekleşti.

Hamid Karzai hükümetinde eski bir bakan olan ve şimdi insani yardım çalışmaları yürütmek üzere Afganistan'da kalan bir kadın hakları aktivisti olan Seema Ghani ise şöyle konuştu:

“Burada birlikte olmamız bir meydan okuma eylemidir. Susturulmayacağız. Afganistan'daki kadınlar ve kız çocukları her gün korkunun hâkim olduğu hayatlar yaşıyor. Evden çıkmak bile bir çile. Dünya yoluna devam ediyor ama biz hep birlikte unutulmadığımızdan emin olmak için buradayız. Hepimiz birbirimizle aynı fikirde olmak için burada değiliz, ancak konuşmak, tartışmak ve umarım tek bir sesle bitirmek için buradayız.”

Üç gün sürecek zirvenin sonunda organizatörler, Afgan kadınlarının Taliban tarafından hak ve özgürlüklerine yönelik sistematik saldırıya nasıl karşılık vermek istediklerini ortaya koyan ve uluslararası topluma yönelik bir dizi talep ya da kılavuz yayınlamayı umuyor.

Taliban'ın Afganistan'ın kontrolünü ele geçirmesinden bu yana geçen üç yıl içinde kadınların ücretli işlerin çoğundan men edildiği, kamuya açık parklarda yürümelerininengellendiği ve ceza adaleti sisteminin dışında bırakıldığı ve kız çocuklarının ortaokula ya da üniversiteye gitmelerinin engellendiği biliniyor. Taliban'ın ayrıca, zina gibi suçlar için kadınların taşlanmasına da yeniden başladığı belirtiliyor.

Gelecek sayımızda yeniden görüşe bilmek dileğiyle umutla kalın.

21 Eylül 2024