HAZIRLAYAN: Selvet Bayraktar Tokat
Merhaba değerli umudun kadınları okurları yepyeni bir köşemizle sizlerle beraberiz.
Bundan sonra bu bölümde sağlıktan teknolojik gelişmelere, birçok konuyu içeren bilim dünyasıyla ilgili haberler ve araştırmalara yer vereceğiz
Dergimizin tanıtım toplantısında bizlere bilim köşesi hazırlanmasıyla ilgili talepler geldi. Gelen bu öneriler üzerine biz de yayın kurulu olarak kolları sıvadık ve çalışmaya başladık.
Önce başlıklar:
İnsanları yüz ifadelerine göre yargılayan yapay zekâ geliştirildi
38 yaş üstü için ideal uyku süresi bulundu.
İnsanları yüz ifadelerine göre yargılayan yapay zekâ geliştirildi.
ABD'nin en prestijli üniversitelerinden Princeton'dan bir ekip, Stevens Teknoloji Enstitüsü ve Şikago Üniversitesi'nin de katkı sağladığı çalışmada, insanların birbiriyle ilk karşılaştıklarında edindiği izlenim ve vardığı yargılara dair fikir veren bir yapay zekâ tasarladı.
Enstitüden Jordan W. Suchow, "İnsanların yüzlerinin fiziksel görünümlerini modelleyen birçok çalışma var. Biz bunları insanların yargılarıyla bir arada ele alıp makine öğrenmesi teknolojisi aracılığıyla kişilerin birbirlerine karşı yanlı nitelikteki ilk izlenimlerini inceledik" dedi.
Bilim insanları, "akıllı, dindar, güvenilir ve dışadönük" gibi 34 farklı yargı kategorisi belirleyerek, 1000'den fazla fotoğrafa yapılan 1 milyondan fazla değerlendirmeyi topladı. Bu değerlendirmeler daha sonra makine öğrenmesi aracılığıyla bir algoritmaya dönüştürüldü.
Algoritmanın vardığı sonuçlarda kültürel varsayımlarla uyuşma gözlemlendi. Örneğin; gülümseyen kişilerin daha güvenilir olduğu görülürken, gözlük takan kişilerinse daha akıllı olduğu sonucu çıktı.
Öte yandan bilim insanları, algoritmanın birtakım olumsuz sonuçlar doğurabileceğini de söyledi.
Suchow, "Bu teknolojiyle bir fotoğraf çekip belirli bir izlenim yaratması hedefiyle bunun üzerinde incelikli şekilde oynanması mümkün. Bariz sebeplerden ötürü bu teknolojinin nasıl kullanıldığına dikkat etmemiz lazım" dedi.
Araştırmacılar, teknolojiyi daha güvenlikli hale getirebilmek için patent alırken, algoritmanın önceden onaylanmış etik amaçlarla kullanılabilmesini sağlamak amacıyla lisans verecek bir girişim de oluşturuyor.
Suchow, "Modellediğimiz yargılar kişilerin karakterlerine ya da özelliklerine dair gerçek nitelikleri ortaya çıkarmıyor. Yaptığımız şey, insanların stereotip düşüncelerini incelemek. Bu da hepimizin daha iyi anlamaya çalışması gereken bir olgu" dedi.
38 yaş üstü için ideal uyku süresi bulundu.
İngiltere'nin Cambridge Üniversitesi ve Çin'in Fudan Üniversitesi'nden oluşan bir araştırma ekibi orta yaş ve üstü için 7 saatlik uykunun ideal olduğunu ortaya koydu. Natural Aging adlı bilim dergisinde yayımlanan makalede araştırmacılar, bilişsel performans ve ruh sağlığı için 7 saat uykunun ideal olduğu sonucuna vardı. Araştırma için 38 ila 73 yaş arasındaki 500 bin deneğin verilerini inceleyen ekip, yetersiz veya aşırı uyumanın ise bilişsel performans ve ruh sağlığı üzerinde kötü etkileri olduğunu belirledi. Denekler, araştırmada uyku şekilleri, sağlıkları ve ruhsal durumlarına ilişkin sorulara yanıt verdi. Katılımcılar işlem kapasiteleri, görsel dikkat, hafıza ve sorun çözme yeteneklerini sınayan bazı testlerden de geçti. Tüm bu testlerde 7 saat kesintisiz uyuyanlar en iyi performansı sergiledi. Ancak araştırmada şöyle bir uyarı bulunuyor: Katılımcıların yüzde 94'ü beyazdı, bu nedenle sonuçların diğer etnik veya kültürel kökenler için doğru olup olmadığı bilinmiyor.
Uykuyla bağlantılı elde edilen bir diğer veri de tutarlılıkla ilgili. Bu konuda da en iyi sonuçlar, uyku düzenlerinde uzun süre az dalgalanma gösteren ve 7 saate bağlı kalan kişilerden elde edildi.
Araştırmanın yazarlarından Cambridge Üniversitesi Profesörü Barbara Sahakian, "İyi bir gece uykusu, yaşamın her aşamasında önemlidir, ancak özellikle yaşlandıkça önemlidir" uyarısında da bulunuyor. Araştırmacılar, uyku eksikliğinin beynin kendisini toksinlerden arındırma sürecini engelleyebileceğini söylüyor. Ayrıca derin uykunun bozulmasının bilişsel gerilemeden de sorumlu olabileceği belirtiliyor.
Derin uyku düzeni bozulduğunda, bu hafıza konsolidasyonunu etkiliyor. Bu durum da beyinde bazı bunama türlerine neden olabilen amiloidin birikmesine yol açabiliyor. Yetersiz veya aşırı uyku da yaşlanmada bilişsel gerileme için bir risk faktörü olabiliyor.
Fudan Üniversitesi'nden Nörolog Profesör Jianfeng Feng "Çok az veya çok fazla uykunun bilişsel sorunlara yol açtığını kesin olarak söyleyemesek de analizimiz bu fikri destekliyor gibi görünüyor" diyor. Jianfeng sözlerini "Ancak yaşlı insanların daha az uyku uyuyabilmesi karmaşık. genetik yapımızın ve beynimizin yapısının bir kombinasyonundan etkilendiği görülüyor" şeklinde sürdürüyor.
Araştırmacılar ayrıca beyin görüntüleme ve genetik verilere de baktı ancak bu veriler yalnızca 40 binden az katılımcı için mevcuttu. Bu veriler, uyku miktarının beynin hafıza ve öğrenme merkezi olarak kabul edilen hipokampus ve gönüllü hareketleri yürütmekten sorumlu olan precentral korteks gibi beyin bölgelerinin yapısındaki farklılıklarla bağlantılı olabileceğini gösterdi. Alzheimer ve bunama gibi yaşlanma hastalıklarının riski uyku süreleriyle de bağlantılı olduğuna dikkat çeken uzmanlar, uyku bilimi alanında daha fazla çalışmanın gerekli olduğunu belirtiyor.
Şimdilik bizden bu kadar. Yeni sayımızda yepyeni haberlerle sizlerleyiz.
30 Mayıs 2022
Merhaba değerli umudun kadınları okurları yepyeni bir köşemizle sizlerle beraberiz.
Bundan sonra bu bölümde sağlıktan teknolojik gelişmelere, birçok konuyu içeren bilim dünyasıyla ilgili haberler ve araştırmalara yer vereceğiz
Dergimizin tanıtım toplantısında bizlere bilim köşesi hazırlanmasıyla ilgili talepler geldi. Gelen bu öneriler üzerine biz de yayın kurulu olarak kolları sıvadık ve çalışmaya başladık.
Önce başlıklar:
İnsanları yüz ifadelerine göre yargılayan yapay zekâ geliştirildi
38 yaş üstü için ideal uyku süresi bulundu.
İnsanları yüz ifadelerine göre yargılayan yapay zekâ geliştirildi.
ABD'nin en prestijli üniversitelerinden Princeton'dan bir ekip, Stevens Teknoloji Enstitüsü ve Şikago Üniversitesi'nin de katkı sağladığı çalışmada, insanların birbiriyle ilk karşılaştıklarında edindiği izlenim ve vardığı yargılara dair fikir veren bir yapay zekâ tasarladı.
Enstitüden Jordan W. Suchow, "İnsanların yüzlerinin fiziksel görünümlerini modelleyen birçok çalışma var. Biz bunları insanların yargılarıyla bir arada ele alıp makine öğrenmesi teknolojisi aracılığıyla kişilerin birbirlerine karşı yanlı nitelikteki ilk izlenimlerini inceledik" dedi.
Bilim insanları, "akıllı, dindar, güvenilir ve dışadönük" gibi 34 farklı yargı kategorisi belirleyerek, 1000'den fazla fotoğrafa yapılan 1 milyondan fazla değerlendirmeyi topladı. Bu değerlendirmeler daha sonra makine öğrenmesi aracılığıyla bir algoritmaya dönüştürüldü.
Algoritmanın vardığı sonuçlarda kültürel varsayımlarla uyuşma gözlemlendi. Örneğin; gülümseyen kişilerin daha güvenilir olduğu görülürken, gözlük takan kişilerinse daha akıllı olduğu sonucu çıktı.
Öte yandan bilim insanları, algoritmanın birtakım olumsuz sonuçlar doğurabileceğini de söyledi.
Suchow, "Bu teknolojiyle bir fotoğraf çekip belirli bir izlenim yaratması hedefiyle bunun üzerinde incelikli şekilde oynanması mümkün. Bariz sebeplerden ötürü bu teknolojinin nasıl kullanıldığına dikkat etmemiz lazım" dedi.
Araştırmacılar, teknolojiyi daha güvenlikli hale getirebilmek için patent alırken, algoritmanın önceden onaylanmış etik amaçlarla kullanılabilmesini sağlamak amacıyla lisans verecek bir girişim de oluşturuyor.
Suchow, "Modellediğimiz yargılar kişilerin karakterlerine ya da özelliklerine dair gerçek nitelikleri ortaya çıkarmıyor. Yaptığımız şey, insanların stereotip düşüncelerini incelemek. Bu da hepimizin daha iyi anlamaya çalışması gereken bir olgu" dedi.
38 yaş üstü için ideal uyku süresi bulundu.
İngiltere'nin Cambridge Üniversitesi ve Çin'in Fudan Üniversitesi'nden oluşan bir araştırma ekibi orta yaş ve üstü için 7 saatlik uykunun ideal olduğunu ortaya koydu. Natural Aging adlı bilim dergisinde yayımlanan makalede araştırmacılar, bilişsel performans ve ruh sağlığı için 7 saat uykunun ideal olduğu sonucuna vardı. Araştırma için 38 ila 73 yaş arasındaki 500 bin deneğin verilerini inceleyen ekip, yetersiz veya aşırı uyumanın ise bilişsel performans ve ruh sağlığı üzerinde kötü etkileri olduğunu belirledi. Denekler, araştırmada uyku şekilleri, sağlıkları ve ruhsal durumlarına ilişkin sorulara yanıt verdi. Katılımcılar işlem kapasiteleri, görsel dikkat, hafıza ve sorun çözme yeteneklerini sınayan bazı testlerden de geçti. Tüm bu testlerde 7 saat kesintisiz uyuyanlar en iyi performansı sergiledi. Ancak araştırmada şöyle bir uyarı bulunuyor: Katılımcıların yüzde 94'ü beyazdı, bu nedenle sonuçların diğer etnik veya kültürel kökenler için doğru olup olmadığı bilinmiyor.
Uykuyla bağlantılı elde edilen bir diğer veri de tutarlılıkla ilgili. Bu konuda da en iyi sonuçlar, uyku düzenlerinde uzun süre az dalgalanma gösteren ve 7 saate bağlı kalan kişilerden elde edildi.
Araştırmanın yazarlarından Cambridge Üniversitesi Profesörü Barbara Sahakian, "İyi bir gece uykusu, yaşamın her aşamasında önemlidir, ancak özellikle yaşlandıkça önemlidir" uyarısında da bulunuyor. Araştırmacılar, uyku eksikliğinin beynin kendisini toksinlerden arındırma sürecini engelleyebileceğini söylüyor. Ayrıca derin uykunun bozulmasının bilişsel gerilemeden de sorumlu olabileceği belirtiliyor.
Derin uyku düzeni bozulduğunda, bu hafıza konsolidasyonunu etkiliyor. Bu durum da beyinde bazı bunama türlerine neden olabilen amiloidin birikmesine yol açabiliyor. Yetersiz veya aşırı uyku da yaşlanmada bilişsel gerileme için bir risk faktörü olabiliyor.
Fudan Üniversitesi'nden Nörolog Profesör Jianfeng Feng "Çok az veya çok fazla uykunun bilişsel sorunlara yol açtığını kesin olarak söyleyemesek de analizimiz bu fikri destekliyor gibi görünüyor" diyor. Jianfeng sözlerini "Ancak yaşlı insanların daha az uyku uyuyabilmesi karmaşık. genetik yapımızın ve beynimizin yapısının bir kombinasyonundan etkilendiği görülüyor" şeklinde sürdürüyor.
Araştırmacılar ayrıca beyin görüntüleme ve genetik verilere de baktı ancak bu veriler yalnızca 40 binden az katılımcı için mevcuttu. Bu veriler, uyku miktarının beynin hafıza ve öğrenme merkezi olarak kabul edilen hipokampus ve gönüllü hareketleri yürütmekten sorumlu olan precentral korteks gibi beyin bölgelerinin yapısındaki farklılıklarla bağlantılı olabileceğini gösterdi. Alzheimer ve bunama gibi yaşlanma hastalıklarının riski uyku süreleriyle de bağlantılı olduğuna dikkat çeken uzmanlar, uyku bilimi alanında daha fazla çalışmanın gerekli olduğunu belirtiyor.
Şimdilik bizden bu kadar. Yeni sayımızda yepyeni haberlerle sizlerleyiz.
30 Mayıs 2022
Yorumlar
Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.