HAZIRLAYAN: Selvet Bayraktar Tokat
Yepyeni bir kadının güncesini sizlerle yeniden buluşturmanın heyecanıyla haberlerimize başlıyoruz.
Önce başlıklar
Sümeyye Boyacı'dan altın, Sevilay Öztürk'ten gümüş madalya
Umudun kadınları dergisi duvar gazetesinde
Öz Savunma Atölyesi’ne katılan Kartallı kadınlar sertifikalarını aldı
Adaletten yine utandıran karar: Pınar Gültekin'in katiline tahrik indirimi
İstanbul Sözleşmesi davasında 3. duruşma: Danıştay savcısı, 'Cumhurbaşkanı Sözleşmeyi feshedemez' dedi
Kadınların beğendiği kocasını kıskandı, uyurken cinsel organını kesti
“Çocuklarımı taciz ediyordu” demişti: Katar Prensi’nin eski eşinin şüpheli ölümü
Sümeyye Boyacı'dan altın, Sevilay Öztürk'ten gümüş madalya
Portekiz'de düzenlenen Para Yüzme Dünya Şampiyonası'nda Milli sporcular Sümeyye Boyacı altın, Sevilay Öztürk ise gümüş madalya kazandı.
Milli sporcu Sümeyye Boyacı, para yüzmede dünya şampiyonu oldu.
Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu'ndan yapılan açıklamaya göre Portekiz'in Madeira Adası'nda devam eden Para Yüzme Dünya Şampiyonası'nda, Sümeyye Boyacı 50 metre sırtüstü kategorisinde 41.58 saniyelik derecesi ile altın madalya kazandı.
Şampiyonada 50 metre sırtüstünde mücadele eden milli sporcu Sevilay Öztürk ise 44.45 saniyelik derecesiyle gümüş madalya aldı.
Umudun kadınları dergisi Duvar Gazetesinde
Yayınlamaya başladığımız günden beri basının ilgisini çekmeye başlayan dergimize bu defa da Duvar Gazetesi yer verdi. Gazete yazarlarından Nuray Pehlivan Yayın Kurulu üyemiz Sultan Çamur Karataş ile bir söyleşi yaptı. Dergimizi çıkarma fikrinin nasıl doğduğuyla başlayan röportaj ilkelerimizin ve amaçlarımızın ayrıntılı bir şekilde anlatılmasıyla devam etti. Dergimizde yer alan köşelerle ilgili kısa ve öz içerikli bilgiler de okuyuculara verildi. Biz de bu değerli söyleşi de emeği geçen arkadaşımıza yayın kurulu adına teşekkür ediyoruz. https://www.duvar.com.tr/yaili-sesli-aylık-dergi-umudun-kadinlari-haber,1567755
Öz Savunma Atölyesi’ne katılan Kartallı kadınlar sertifikalarını aldı
Kartal Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü ve Mor Dayanışma işbirliğiyle kadınlar için gerçekleştirilen ‘Öz Savunma Atölyesi’ ilk mezunlarını verdi.
Kartal Belediyesi ve Mor Dayanışma işbirliği ile son yıllarda artan kadına yönelik şiddete ve kadın cinayetlerine hem dikkat çekmek, hem de kadınların herhangi bir saldırı ya da şiddet durumu ile karşılaştıklarında kendilerini koruyabilmeleri için düzenlenen Öz Savunma Atölyesi’nin sertifika töreni gerçekleştirildi.
Krav Maga eğitmeni Meltem Yalçın’ın pek çok önemli bilginin yanı sıra; öz savunma tekniklerini de uygulamalı olarak gösterdiği 5 haftalık atölyede kadınlara; “Öz savunma nedir? Şiddet türleri nelerdir? Kırılganlığı aşmak, Özgüven çalışması, Ev içi şiddet ve öz savunma pratiği, Toplu taşımada şiddet ve öz savunma pratiği, sokakta, kamusal alanda şiddet ve öz savunma pratiği” başlıklarını içeren teorik ve pratik eğitimler verildi.
5 hafta boyunca Cuma günleri eğitim alan kadınlara sertifikalarını, Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı İmam Aydın ile Kartal Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Enif Yavuz Dipşar verdi.
Kartal Belediyesi Uğur Mumcu Kültür Merkezi’nde hayata geçirilen Öz Savunma Atölyesi’nin sertifika töreninde konuşan Başkan Yardımcısı İmam Aydın, kadına yönelik şiddetin artarak devam ettiğini belirterek kadınların mağdur durumdan çıkması için yapılan bu çalışmayı desteklediğini söyledi. Kartal Belediyesi olarak kadınların yanında olduklarını ifade eden Aydın, atölyede emeği geçen herkese teşekkür etti.
Adaletten yine utandıran karar: Pınar Gültekin'in katiline tahrik indirimi
Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan sanık Cemal Metin Avcı hakkında 13. duruşmada karar verildi. Davanın 13. duruşması Muğla 3. ağır ceza mahkemesinde görüldü.
Suça iştirakle yargılanan kardeşi Mertcan Avcı için de aynı ceza talep edildi. Daha önceki duruşmalarda Avcı'nın annesi, babası, iş ortağı ve eski eşine ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ iddiaları yöneltilmişti. 13'üncü duruşmada 6 sanık son sözlerini söyledi.
Sanık Cemal Metin Avcı, müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Cemal Metin Avcı isimli erkeğe verilen müebbet hapis cezası haksız tahrikle 23 yıla indirildi. Katil 14 buçuk yıl hapis yatacak!
Mahkeme suç delillerini Cemal Metin Avcı ile birlikte gizleyerek yok ettikleri öne sürülen tutuksuz sanık kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan'ın ise beraatına karar verdi.
Kadını ve haklarını koruyan İstanbul Sözleşmesi’ni bir gece yarısı kararıyla fesheden AKP hükümetinin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamada kadına yönelik suçlara ilişkin davalarda ‘iyi hal indirimi’ yapılmasının toplum vicdanını yaraladığını ve infiale yol açtığını söylemişti.
Bakan Bozdağ, AKP iktidarı boyunca birçok davada tercih edilen söz konusu ‘tahrik ve takdir indiriminin kendisini de yaraladığını sözlerine eklemişti.
İstanbul Sözleşmesi davasında 3. duruşma: Danıştay savcısı, 'Cumhurbaşkanı sözleşmeyi feshedemez' dedi
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir gecede aldığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı kadınlar sözleşmeden vazgeçmiyor. Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptali için açılan davaları esastan görmeye devam ediyor.
Duruşmada Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şube Başkanı ve LGBTİ Komisyonu'ndan Banu Tuna, İstanbul Sözleşmesi’ni savunduklarını söyleyerek şunları kaydetti:
“Bir kişinin kararıyla sözleşmeden çıktığımız günden bugüne 500 kadın öldürüldü. 500 sayısı çok kolay söyleniyor ama burada 500 kadın daha olabilirdi. Bu, bir cins kırımdır. 'İstanbul Sözleşmesi'ne gerek yok. Kadınları koruyan başka kanunlar var' deniyor. İstanbul Sözleşmesi bir akittir. İstanbul Sözleşmesi, yaşam hakkımızın güvencesidir. Biz hem kadınız hem gazeteciyiz. Ülkede hem kadınlık hem de gazetecilik tehdit altında. Her gün tecavüze uğrayan, şiddet gören hemcinslerimizin haberini yapmak istemiyoruz. Bir gün sıranın bize gelmesinden korkuyoruz. Genç meslektaşlarımıza kadına yönelik şiddet haberi nasıl yazılır öğretmek istemiyoruz. Öldürülen kadınların haberini yapmak istemediğimiz için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz.”
Avukat Hülya Gülbahar ise savunmasında, "Kadına karşı şiddetin sistemsel, politik ve hukuksal olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Cumhurbaşkanı’nın savunmanı sürekli olarak ‘fesih’ kelimesinden bahsediyor. Savunman sürekli İngilizce ve Fransızca kelimelerle yabancı dil kültürünün iyi olduğunu göstermeye çalışıyor. Kendisini ayıplıyorum. Çünkü biz de o kadar İngilizce biliyoruz. Neden kavram kargaşası yaratılıyor, uzatılıyor? Anayasa’nın 90. Maddesi çok açık. Çok taraflı sözleşmelerde fesih olamaz. Savunman sürekli Venedik Komisyonu'nun raporundan bahsediyor. Rapordan belli kısımlar alınarak yanıltıcı ifadeler üretiyorlar. Biz raporu okuduk. Biz özet çıkarttık, heyete sunacağız. Venedik Komisyonu’nun hazırladığı raporda Türkiye’nin çekilme kararıyla ilgili ‘Örneği görülmemiş çıkış’ ifadesi kullanılmış. Rapor bazı konularda yetersiz olsa da bizim bütün argümanlarımızı destekliyor" ifadelerini kullandı.
Duruşmada söz alan TİP Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in “ Bir yüzükle yola çıktım ben’ diyen ve bugün karun kadar zengin olan Erdoğan hala siyasal İslamcı olduğunu bir grup yobaza ispatlamak için bir gecede bu sözleşmeden çıktı” sözlerine Mahkeme Başkanı; "Sayın vekilim, lütfen Sayın Cumhurbaşkanımızın şahsına yönelik bir cümle kullanmayalım" diyerek karşı çıkınca Kadıgil “O bize sürtük diyor ama” ifadeleriyle yanıt verdi. Kadıgil’in sözleri duruşma salonunda büyük alkış aldı.
Daha sonra Danıştay 10. Daire Savcısı Nazlı Yanıkdemir ise feshin Anayasaya aykırı olduğunu belirtti. Yanıkdemir, “İptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmalıdır” diye görüş bildirdi. Yanıkdemir, Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmemesi halinde yapılması gerekene ilişkin “Bir işlem hangi usule uygulanarak tesis edilmişse aynı usule uyularak feshedilmesi gerekmektedir. TBMM’nin uygun bulma kanunu ile yürürlüğe giren bir anlaşmanın feshi ancak TBMM’nin uygun bulma kanunuyla kaldırılması kararı ve Cumhurbaşkanının uygun bulmasıyla yürürlükten kaldırılacaktır. Sadece Cumhurbaşkanı kararı ile feshedilemez” dedi. Yanıkdemir, dosyanın iptal talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesini aksi takdirde iptal edilmesini istedi.
Kadınların beğendiği kocasını kıskandı, uyurken cinsel organını kesti
Vietnam'da kan donduran bir kıskançlık vakası yaşandı. Kıskançlık krizine giren kadın kocasının uyurken cinsel organını kesti. Kadın cinsel organı kesmesi ile büyük bir korku ve paniğe kapıldı.
Kocasının cinsel organını kesen kadın daha sonra organ parçasını da alarak kocasını hastaneye götürdü. 4 saat süren ameliyat sonrası kesilen organ yerine tekrar dikildi. Ameliyatı yapan Dr. Tuan, olayın üzerinden birkaç saat geçtiğini, kesilen kısımdaki kanın pıhtılaştığını ve bu nedenle ameliyatın çok zorlu geçtiğini söyledi.
Cinsel organının yerine dikildikten sonra enfeksiyon olmaması için azami bir çaba sarf ettiklerini söyleyen doktor Tuan, ameliyattan sonra kontrole gelen hastanın durumunun iyi olduğunu, organın yerine kaynadığı ve hastanın şu an için en azından acı çekmeden rahat bir şekilde yürüyebildiğini belirtti. Polis olay ile ilgili soruşturma başlatırken kadının tutuklanıp tutuklanmadığı hakkında açıklama yapılmadı.
'Çocuklarımı taciz ediyordu' demişti: Katar Prensi’nin eski eşinin şüpheli ölümü
Katar Emirinin amcası Abdülaziz bin Halife Al Sani’nin eski eşi Kasia Gallanio “Eski kocam çocuklarıma uygunsuz dokunuyordu.” İdeasından sonra İspanya’nın Marbella kentinde ölü bulundu…
2004 yılında tanışan ve 3 çocuk sahibi olduktan sonra sancılı bir boşanma süreci geçiren Polonya asıllı Gallanio’nun aşırı dozda uyuşturucu alarak yaşamını yitirmesi sonrasında gözler milyarder Katar prensine çevrildi.
Gallanio’nun açıklamaları sonrasında ölü bulunduğunu açıklayan yetkililer genç kadının bedeninde hiçbir fiziksel yara ve iz olmadığını duyurdu.
Marbella’da evindeki yatakta ölü bulunan Gallanio ölmeden önce sosyal medyayı aktif bir biçimde kullanıyordu. Gallanio’nun Katar Prensi’nin çocuklarını taciz ettiğine yönelik iddialarını ise Katarlı yetkililer yalanlamıştı.
İspanya’nın çok okunan gazetelerinden El Pais Gallanio’nun en küçük kızının annesine ulaşamaması sonrasında İspanya polisiyle temasa geçtiğini ve bu şekilde 45 yaşındaki Gallanio’nun cansız bedenine ulaşıldığını aktardı.
Fransız Le Parisien gazetesi ise, Paris Mahkemesinin 19 Mayıs’ta Gallanio’nun nafaka taleplerini reddettiğini, genç kadının birkaç aydır yaşadıklarından dolayı sinir krizleri geçirdiğini ve bu yüzden hastanede tedavi gördüğünü aktardı
Gelecek sayımızda yepyeni bir kadının güncesiyle beraber olmak dileği ile veda ediyoruz.
Umutla kalın
22 Haziran 2022
Yepyeni bir kadının güncesini sizlerle yeniden buluşturmanın heyecanıyla haberlerimize başlıyoruz.
Önce başlıklar
Sümeyye Boyacı'dan altın, Sevilay Öztürk'ten gümüş madalya
Umudun kadınları dergisi duvar gazetesinde
Öz Savunma Atölyesi’ne katılan Kartallı kadınlar sertifikalarını aldı
Adaletten yine utandıran karar: Pınar Gültekin'in katiline tahrik indirimi
İstanbul Sözleşmesi davasında 3. duruşma: Danıştay savcısı, 'Cumhurbaşkanı Sözleşmeyi feshedemez' dedi
Kadınların beğendiği kocasını kıskandı, uyurken cinsel organını kesti
“Çocuklarımı taciz ediyordu” demişti: Katar Prensi’nin eski eşinin şüpheli ölümü
Sümeyye Boyacı'dan altın, Sevilay Öztürk'ten gümüş madalya
Portekiz'de düzenlenen Para Yüzme Dünya Şampiyonası'nda Milli sporcular Sümeyye Boyacı altın, Sevilay Öztürk ise gümüş madalya kazandı.
Milli sporcu Sümeyye Boyacı, para yüzmede dünya şampiyonu oldu.
Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu'ndan yapılan açıklamaya göre Portekiz'in Madeira Adası'nda devam eden Para Yüzme Dünya Şampiyonası'nda, Sümeyye Boyacı 50 metre sırtüstü kategorisinde 41.58 saniyelik derecesi ile altın madalya kazandı.
Şampiyonada 50 metre sırtüstünde mücadele eden milli sporcu Sevilay Öztürk ise 44.45 saniyelik derecesiyle gümüş madalya aldı.
Umudun kadınları dergisi Duvar Gazetesinde
Yayınlamaya başladığımız günden beri basının ilgisini çekmeye başlayan dergimize bu defa da Duvar Gazetesi yer verdi. Gazete yazarlarından Nuray Pehlivan Yayın Kurulu üyemiz Sultan Çamur Karataş ile bir söyleşi yaptı. Dergimizi çıkarma fikrinin nasıl doğduğuyla başlayan röportaj ilkelerimizin ve amaçlarımızın ayrıntılı bir şekilde anlatılmasıyla devam etti. Dergimizde yer alan köşelerle ilgili kısa ve öz içerikli bilgiler de okuyuculara verildi. Biz de bu değerli söyleşi de emeği geçen arkadaşımıza yayın kurulu adına teşekkür ediyoruz. https://www.duvar.com.tr/yaili-sesli-aylık-dergi-umudun-kadinlari-haber,1567755
Öz Savunma Atölyesi’ne katılan Kartallı kadınlar sertifikalarını aldı
Kartal Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü ve Mor Dayanışma işbirliğiyle kadınlar için gerçekleştirilen ‘Öz Savunma Atölyesi’ ilk mezunlarını verdi.
Kartal Belediyesi ve Mor Dayanışma işbirliği ile son yıllarda artan kadına yönelik şiddete ve kadın cinayetlerine hem dikkat çekmek, hem de kadınların herhangi bir saldırı ya da şiddet durumu ile karşılaştıklarında kendilerini koruyabilmeleri için düzenlenen Öz Savunma Atölyesi’nin sertifika töreni gerçekleştirildi.
Krav Maga eğitmeni Meltem Yalçın’ın pek çok önemli bilginin yanı sıra; öz savunma tekniklerini de uygulamalı olarak gösterdiği 5 haftalık atölyede kadınlara; “Öz savunma nedir? Şiddet türleri nelerdir? Kırılganlığı aşmak, Özgüven çalışması, Ev içi şiddet ve öz savunma pratiği, Toplu taşımada şiddet ve öz savunma pratiği, sokakta, kamusal alanda şiddet ve öz savunma pratiği” başlıklarını içeren teorik ve pratik eğitimler verildi.
5 hafta boyunca Cuma günleri eğitim alan kadınlara sertifikalarını, Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı İmam Aydın ile Kartal Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Enif Yavuz Dipşar verdi.
Kartal Belediyesi Uğur Mumcu Kültür Merkezi’nde hayata geçirilen Öz Savunma Atölyesi’nin sertifika töreninde konuşan Başkan Yardımcısı İmam Aydın, kadına yönelik şiddetin artarak devam ettiğini belirterek kadınların mağdur durumdan çıkması için yapılan bu çalışmayı desteklediğini söyledi. Kartal Belediyesi olarak kadınların yanında olduklarını ifade eden Aydın, atölyede emeği geçen herkese teşekkür etti.
Adaletten yine utandıran karar: Pınar Gültekin'in katiline tahrik indirimi
Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan sanık Cemal Metin Avcı hakkında 13. duruşmada karar verildi. Davanın 13. duruşması Muğla 3. ağır ceza mahkemesinde görüldü.
Suça iştirakle yargılanan kardeşi Mertcan Avcı için de aynı ceza talep edildi. Daha önceki duruşmalarda Avcı'nın annesi, babası, iş ortağı ve eski eşine ‘suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ iddiaları yöneltilmişti. 13'üncü duruşmada 6 sanık son sözlerini söyledi.
Sanık Cemal Metin Avcı, müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Cemal Metin Avcı isimli erkeğe verilen müebbet hapis cezası haksız tahrikle 23 yıla indirildi. Katil 14 buçuk yıl hapis yatacak!
Mahkeme suç delillerini Cemal Metin Avcı ile birlikte gizleyerek yok ettikleri öne sürülen tutuksuz sanık kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan'ın ise beraatına karar verdi.
Kadını ve haklarını koruyan İstanbul Sözleşmesi’ni bir gece yarısı kararıyla fesheden AKP hükümetinin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamada kadına yönelik suçlara ilişkin davalarda ‘iyi hal indirimi’ yapılmasının toplum vicdanını yaraladığını ve infiale yol açtığını söylemişti.
Bakan Bozdağ, AKP iktidarı boyunca birçok davada tercih edilen söz konusu ‘tahrik ve takdir indiriminin kendisini de yaraladığını sözlerine eklemişti.
İstanbul Sözleşmesi davasında 3. duruşma: Danıştay savcısı, 'Cumhurbaşkanı sözleşmeyi feshedemez' dedi
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir gecede aldığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı kadınlar sözleşmeden vazgeçmiyor. Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptali için açılan davaları esastan görmeye devam ediyor.
Duruşmada Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şube Başkanı ve LGBTİ Komisyonu'ndan Banu Tuna, İstanbul Sözleşmesi’ni savunduklarını söyleyerek şunları kaydetti:
“Bir kişinin kararıyla sözleşmeden çıktığımız günden bugüne 500 kadın öldürüldü. 500 sayısı çok kolay söyleniyor ama burada 500 kadın daha olabilirdi. Bu, bir cins kırımdır. 'İstanbul Sözleşmesi'ne gerek yok. Kadınları koruyan başka kanunlar var' deniyor. İstanbul Sözleşmesi bir akittir. İstanbul Sözleşmesi, yaşam hakkımızın güvencesidir. Biz hem kadınız hem gazeteciyiz. Ülkede hem kadınlık hem de gazetecilik tehdit altında. Her gün tecavüze uğrayan, şiddet gören hemcinslerimizin haberini yapmak istemiyoruz. Bir gün sıranın bize gelmesinden korkuyoruz. Genç meslektaşlarımıza kadına yönelik şiddet haberi nasıl yazılır öğretmek istemiyoruz. Öldürülen kadınların haberini yapmak istemediğimiz için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz.”
Avukat Hülya Gülbahar ise savunmasında, "Kadına karşı şiddetin sistemsel, politik ve hukuksal olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Cumhurbaşkanı’nın savunmanı sürekli olarak ‘fesih’ kelimesinden bahsediyor. Savunman sürekli İngilizce ve Fransızca kelimelerle yabancı dil kültürünün iyi olduğunu göstermeye çalışıyor. Kendisini ayıplıyorum. Çünkü biz de o kadar İngilizce biliyoruz. Neden kavram kargaşası yaratılıyor, uzatılıyor? Anayasa’nın 90. Maddesi çok açık. Çok taraflı sözleşmelerde fesih olamaz. Savunman sürekli Venedik Komisyonu'nun raporundan bahsediyor. Rapordan belli kısımlar alınarak yanıltıcı ifadeler üretiyorlar. Biz raporu okuduk. Biz özet çıkarttık, heyete sunacağız. Venedik Komisyonu’nun hazırladığı raporda Türkiye’nin çekilme kararıyla ilgili ‘Örneği görülmemiş çıkış’ ifadesi kullanılmış. Rapor bazı konularda yetersiz olsa da bizim bütün argümanlarımızı destekliyor" ifadelerini kullandı.
Duruşmada söz alan TİP Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in “ Bir yüzükle yola çıktım ben’ diyen ve bugün karun kadar zengin olan Erdoğan hala siyasal İslamcı olduğunu bir grup yobaza ispatlamak için bir gecede bu sözleşmeden çıktı” sözlerine Mahkeme Başkanı; "Sayın vekilim, lütfen Sayın Cumhurbaşkanımızın şahsına yönelik bir cümle kullanmayalım" diyerek karşı çıkınca Kadıgil “O bize sürtük diyor ama” ifadeleriyle yanıt verdi. Kadıgil’in sözleri duruşma salonunda büyük alkış aldı.
Daha sonra Danıştay 10. Daire Savcısı Nazlı Yanıkdemir ise feshin Anayasaya aykırı olduğunu belirtti. Yanıkdemir, “İptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmalıdır” diye görüş bildirdi. Yanıkdemir, Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmemesi halinde yapılması gerekene ilişkin “Bir işlem hangi usule uygulanarak tesis edilmişse aynı usule uyularak feshedilmesi gerekmektedir. TBMM’nin uygun bulma kanunu ile yürürlüğe giren bir anlaşmanın feshi ancak TBMM’nin uygun bulma kanunuyla kaldırılması kararı ve Cumhurbaşkanının uygun bulmasıyla yürürlükten kaldırılacaktır. Sadece Cumhurbaşkanı kararı ile feshedilemez” dedi. Yanıkdemir, dosyanın iptal talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesini aksi takdirde iptal edilmesini istedi.
Kadınların beğendiği kocasını kıskandı, uyurken cinsel organını kesti
Vietnam'da kan donduran bir kıskançlık vakası yaşandı. Kıskançlık krizine giren kadın kocasının uyurken cinsel organını kesti. Kadın cinsel organı kesmesi ile büyük bir korku ve paniğe kapıldı.
Kocasının cinsel organını kesen kadın daha sonra organ parçasını da alarak kocasını hastaneye götürdü. 4 saat süren ameliyat sonrası kesilen organ yerine tekrar dikildi. Ameliyatı yapan Dr. Tuan, olayın üzerinden birkaç saat geçtiğini, kesilen kısımdaki kanın pıhtılaştığını ve bu nedenle ameliyatın çok zorlu geçtiğini söyledi.
Cinsel organının yerine dikildikten sonra enfeksiyon olmaması için azami bir çaba sarf ettiklerini söyleyen doktor Tuan, ameliyattan sonra kontrole gelen hastanın durumunun iyi olduğunu, organın yerine kaynadığı ve hastanın şu an için en azından acı çekmeden rahat bir şekilde yürüyebildiğini belirtti. Polis olay ile ilgili soruşturma başlatırken kadının tutuklanıp tutuklanmadığı hakkında açıklama yapılmadı.
'Çocuklarımı taciz ediyordu' demişti: Katar Prensi’nin eski eşinin şüpheli ölümü
Katar Emirinin amcası Abdülaziz bin Halife Al Sani’nin eski eşi Kasia Gallanio “Eski kocam çocuklarıma uygunsuz dokunuyordu.” İdeasından sonra İspanya’nın Marbella kentinde ölü bulundu…
2004 yılında tanışan ve 3 çocuk sahibi olduktan sonra sancılı bir boşanma süreci geçiren Polonya asıllı Gallanio’nun aşırı dozda uyuşturucu alarak yaşamını yitirmesi sonrasında gözler milyarder Katar prensine çevrildi.
Gallanio’nun açıklamaları sonrasında ölü bulunduğunu açıklayan yetkililer genç kadının bedeninde hiçbir fiziksel yara ve iz olmadığını duyurdu.
Marbella’da evindeki yatakta ölü bulunan Gallanio ölmeden önce sosyal medyayı aktif bir biçimde kullanıyordu. Gallanio’nun Katar Prensi’nin çocuklarını taciz ettiğine yönelik iddialarını ise Katarlı yetkililer yalanlamıştı.
İspanya’nın çok okunan gazetelerinden El Pais Gallanio’nun en küçük kızının annesine ulaşamaması sonrasında İspanya polisiyle temasa geçtiğini ve bu şekilde 45 yaşındaki Gallanio’nun cansız bedenine ulaşıldığını aktardı.
Fransız Le Parisien gazetesi ise, Paris Mahkemesinin 19 Mayıs’ta Gallanio’nun nafaka taleplerini reddettiğini, genç kadının birkaç aydır yaşadıklarından dolayı sinir krizleri geçirdiğini ve bu yüzden hastanede tedavi gördüğünü aktardı
Gelecek sayımızda yepyeni bir kadının güncesiyle beraber olmak dileği ile veda ediyoruz.
Umutla kalın
22 Haziran 2022
Yorumlar
Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.