Uzun siyah saçlarını toplamış, gözlüklü, açık mavi hırka içinde, mavi çizgili beyaz gömleği var. İki eli, önünde açık olan laptopun üzerinde.
Kahverengi zeminde kırmızı büyük harflerle “We are human” yazılı pankart var.

Cumhuriyetin 100. Yılında yaşadıklarımız inanılmaz. Cumhuriyetten uzaklaşmak için, sözleşmeler, Anayasa ve yasalar çiğneniyor.



Milli Eğitim Bakanı, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir konuşma yapıyor. Tarikat ve cemaatlerle yapılan protokollere ilişkin sorulara “…sizin tarikat ve cemaat dediğiniz bizim STK dediğimiz kurumlarla protokoller yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz” diyor. “Bu çalışmalara bugün başlamadık. 10 yıllık bir süreç” diye bilgi veriyor. Savunması da ilginç. “Çocuklarımın dağa çıkmaması için sizin insan kaynağınızainsan yetiştirmemek için buna devam edeceğim” diyor. Bu konu, bu iktidar döneminde sıklıkla gündeme geldi. 



2012 yılından bu yana, 4+4+4 parçalı eğitim sistemine geçilerek, özellikle kız çocuklarını örgün eğitimin dışına iten, küçük yaşta zorla evlendirmelerin ve çocuk işçiliğinin önünü açan bir sistem uygulanıyor. Bu sistemle eğitim zaten zayıflamış durumda.



Hatırlayacaksınız, Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında imzalanan ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)’ projesi kapsamında “manevi danışman” olarak görevlendirilen imam, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve Kur'an kursu hocaları, Milli Eğitim Bakanlığı okullarındaki öğrencilere "değerler eğitimi" veriyor. Yine hatırlayacaksınız,12 Ekim’de bir okulda 12 yaşındaki İ.U, bir İlçe Müftüsününcinsel istismarına uğradı ve müftü tutuklandı. Müftünün, ÇEDES projesi kapsamında 'manevi danışman' olarak okulda görevlendirildiği ortaya çıktı. “Değerler eğitimi” adı altında laik eğitim hedef alınıyor ve çocuklar pek çok atanmayan öğretmen varken, çocuk eğitimi konusunda hiçbir şey bilmeyen insanlarla karşılaştırılıyor. 



Hükümetin son zamanlarda okullara zorunlu seçmeli din dersi getirerek din dersi saatlerini artırması, anaokullarına mescit açılma zorunluluğu gibi kararları da düşünüldüğünde,eğitimin dinselleştirilmesi amacıyla çok yönlü bir çalışmanın yürütüldüğünü izliyoruz.



Millî Eğitim Bakanı, karma eğitimden de vazgeçilebileceğini söylemişti. Kız okullarının açılabilmesi gerektiğini, daha çok kişinin, kız çocuğunu okula göndermesini sağlayacağı gerekçesiyle savunmuştu. Kız çocukların zorunlu eğitim almasını sağlamak devletin görevi değilmiş gibi.



Bu yapılanlar, Çocuk Hakları Sözleşmesine, Anayasaya,Milli Eğitim Temel Yasası'na, 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Kapatılmasına ve Türbedarlıklarla Birtakım Unvanların Yasaklanmasına İlişkin Kanuna açıkça aykırılık teşkil ediyor.



Anayasanın 2. Maddesi Türkiye Cumhuriyetinin laik bir devlet olduğunu belirtirken, 



4.Maddesi laiklik ilkesinin değiştirilemez temel niteliklerinden olduğunu düzenlemektedir. 



14. Madde, “Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz.” demektedir.



42. Maddesi ise, “Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır.” demektedir.



Milli Eğitim Temel Kanununun, temel ilkelerinde laiklik, bilimsellik ve çağdaşlık ilkeleri yer almaktadır. 



2. ve 12. Maddelerinde laiklik düzenlemesi yapılmaktadır.



13. Maddede bilimsellik düzenlemesi ve 



10. Maddede, çağdaşlık vurgusu görülmektedir.



Cemaat ve Tarikatlar yasayla yasaklanmışken, Milli Eğitim kurumlarına devletin izniyle girip dinsel etkinlikler yürütmeye devam ediyorlar. 



Bu sistemle yetişen çocuklardan çağdaş dünyanın koşullarına uyabilen, özgüvenli, yetkin, donanımlı insanlar olmalarını bekleyebilir miyiz?



Bu yaşadıklarımız tüm mevzuat düzenlemelerine aykırı. Sözleşmeler, Anayasa ve yasalar açıkça ihlal ediliyor ve ihlale devam edileceği de belirtiliyor. Hem de kim tarafından? Mevzuatı uygulamakla yükümlü olan iktidar tarafından.



20 Aralık 2023



 

Yorumlar

Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.