ebrubozcuk@hotmail.com
Açık sarı, yarı toplanmış dalgalı fönlü saçları ve makyajıyla, siyah kıyafeti ve yine siyah kolyesi ile gülümsüyor.
Bir anne ve kucağında tuttuğu bebek. Anne, bebeğini sevgiyle göğsüne yaslamış ve ona gülümsüyor. İkisi de beyaz giysiler giymiş. Arka plan çok aydınlık ve beyaz. Anne ve bebek arasında yakın ve sevgi dolu bir bağ hissediliyor.
YAZAN: Ebru BOZCUK

Anne olmak için doğurmuş olmak gerekmiyor.
Onun için üzülüp onun için seviniyorsanız, yüreğinizde hep bir kalp çarpıntısı hasılsa, mutluluğu mutluluğunuz oluyorsa, bebekliğinde ninniler söyleyip, masallar anlattıysanız, banyo suyunu dirseğinizle ayarlamayı deneyimlediyseniz, mama sıcaklığını bir kimyager edasıyla kontrol ettiyseniz, ateşi çıkınca gözleriniz faltaşı gibi açıldıysa eğer işte o sizin evladınız oluveriyor ve bence tüm bunlar anne olma halini yeteri kadar ifade ediyor.
Her zaman bana evlat sevgisini ziyadesiyle yaşatan canım yeğenlerim sayesinde bu yoksunluğu hiç hissetmedim.
Bu coğrafyada belli bir yaşa gelip de anne olamadıysanız eğer işiniz zordur.
Hep bir sorgulanma ve merak hali hasıldır ki siyasi erk de bunu ziyadesiyle pompalamaktadır.
"Çocuğu olmayan aile olamaz" diyecek kadar sorumsuz ifadelerle bir çok kadının canını acıttıklarından haberleri bile yoktur. Şaşırdık mı, asla... Bu ülkede liyakatsizlik alıp başını gitmişken şaşırmayı bile unuttuk sanki...
Anne olmayan kadınlar çoğunlukla "Kaybedenler Kulübünde" varsayılır.
“Acaba neden çocuk sahibi olmamış" diyen meraklı gözler hep üzerinizdedir. Oysa ne çok hikâye vardır kadının hayatında.
Ya evliliğine, kocasına güvenememiştir ki sonunda boşanmıştır ya biyolojik olarak sorun vardır ya da belki de anne olmak istememiştir ki işte bu en kabul edilmeyenidir.
Ne de olsa ANNELİK KUTSALDIR... Bir insan böyle bir şeyden nasıl mahrum bırakabilir ki kendisini diye merak edilir?...
İşte burası o kadın için bir muammadır.
Başarısız addedilir doğurmayan kadın.
Bencil sayılır, hatta kadın olmayı bile beceremediği varsayılır.
Büyürken annenizden sıklıkla duyduğunuz "ANNE OLUNCA BENİ ANLARSIN " sözü yüreğinize mıh gibi oturup kalmıştır fakat anne olamamışınızdır işte.
O yüzden biz hep "ANLAYAMAYAN" tarafta kalmaya mahkûm bırakılmışızdır.
Tüm bu önyargılar altında yaşayan kadının ruh halini varın siz düşünün...
Evet annelik çok yüce bir hal. Ömür boyu bitmeyen bir kalp çarpıntısı ve fedakârlık süreci olarak tanımlanıyor.
Bu duyguyu yürekten yaşayan ve çocuklarına bunu yaşatan tüm annelere sonsuz saygı duyuyorum.
Çünkü bir çocuğun tüm temelleri doğduğu evde atılıyor ve sevgi bunun en güçlü harcı oluyor.
Tüm annelere ve anne olma halini yüreğinde hisseden tüm kadınlara yürekten sarılıyorum...
Günümüz kutlu olsun. 🤍
Mayıs /2025

Yorumlar

Bu yazı için yorum mevcut değil.
Dilerseniz Buradan yeni yorum gönderebilirsiniz.